1. Anasayfa
  2. Makaleler

Kızılderili Soykırımı Hitler’e nasıl ilham kaynağı oldu?

Kızılderili Soykırımı Hitler’e nasıl ilham kaynağı oldu?
Adolf Hitler
REKLAM Reklam REKLAM

Hitler nihai çözümüne şekil vermek için Amerika Yerlileri’nin imhasından nasıl ilham aldı

Kızılderili Soykırımı Hitler’e nasıl ilham kaynağı oldu? Birçok sosyal bilimci ve tarihçi, sosyal Darwinizmi Hitler’in bağnazlığının bir temeli olarak göstermektedir.

Adolf Hitler bir canavardı. O, milyonlarca hayatı ve fikri yakmak adına nefret alevlerini körüklemekten sorumlu. Ancak tarihteki çoğu canavar gibi, aynı zamanda bir insandı da. Hitler’in felsefesi ve bağnazlığı, onun içerisinde -Athena gibi- bütünüyle biçimlenmiş halde doğmadı. Onları beslemenin ve sulamanın sorumlusu olmaktan daha fazlası o fakat bağnazlığının tohumu dış menşelere dayanıyor olabilir.

Birçok sosyal bilimci ve tarihçi, sosyal Darwinizmi Hitler’in bağnazlığının bir temeli olarak göstermektedir. Sosyal Darwinizm, Charles Darwin’in “en güçlü olanın hayatta kalması” ilkesini insan toplumu ve kültür yönünden uygular – şöyle ki, en güçlü ya da “en iyi” olan toplum, ahlaki değerler bakımından diğerlerinden üstündür. Bu teori, bilimsel yöntemleri uygunsuz bir biçimde uyguladığı ve insanlara bir hiyerarşi getirdiği için, Darwin’in kuramını yozlaştırması babında yerilmiştir.

Bununla beraber, Hitler’in bakış açısını da biçimlendirmiş gibi görünüyor. Onun kanaati, Almanya’nın üstün olduğu ve bu nedenle de, “aşağı düzeydekiler” pahasına, üstün kaynaklara ve yaşamlara sahip olması gerektiği yönündeydi. Bu tür bir yöntem, Almanların yaşamak ve çiftçilik yapmak için alana ihtiyaç duyduğu ve hem Avrupa’daki diğer toprakları hem de Almanya’daki Yahudilere ait olanları “toplamanın vakti geldiği” yönündeki anlayış olan lebensraum idi.
Adolf Hitler, ilhamını başka bir kaynaktan aldı: Amerika’dan.
Amerika tarihi, yerli halkların iskân ettiği, etraflarındaki toprakları uygarlaştırmaya ve işlemeye yönelik Amerikan eylem çağrısı Manifest Destiny ile doludur. Dış güçler, ilk kolonizasyon zamanından modern çağa dek, baskı yoluyla yerli halklardan toprak almıştır.

ABD askerleri, utanç verici Wounded Knee katliamının ardından Amerika Yerlileri’nin naaşlarını bir toplu mezara gömerken; South Dakota, 1891. Kızılderili Soykırımı
ABD askerleri, utanç verici Wounded Knee katliamının ardından Amerika Yerlileri’nin naaşlarını bir toplu mezara gömerken; South Dakota, 1891. Kızılderili Soykırımı

Bunun en yürek parçalayıcı örneklerinden biri, Andrew Jackson’ın, Cherokee ulusunu güneydoğudaki yurtlarından sürgün edip batıya taşımak için ABD hükumetinin gücünü kullandığı, Trail of Tears (Gözyaşı Yolu). Bu Kızılderili Soykırımı yaklaşık 4 bin kişinin canına mal oldu.

Bu trajedinin yankıları, Hitler’in özellikle de Slav devletlere ilişkin görüşlerinde çınlar. Hitler, Ukrayna’nın ele geçirilmek için ideal olduğunu ve Almanya’nın da, Jackson nasıl ki Cherokee topraklarını almak zorunda idiyse, onu almak adına tüm ahlakî mecburiyetlerinin bulunduğunu hissetmişti. “Uygarlığa hiçbir katkı sağlamayan amorf kitleler Dünya’nın en zengin topraklarından birinde sınırsız alanlar işgal ederken, daha üstün insanların var olunamayacak kadar dar bir toprakta ıstırapla var olmasının gerekmesi, anlaşılabilir değil.” diye yazmıştı Hitler.
Hitler ABD’nin iç politikasından da ilham aldı, bilhassa da “kölelik” ve “beyazların üstünlüğü” doktrinlerinden.

Nazi ideolojisi, Konfederasyon ideolojisini yansıtır ve gerçekten de Hitler, Güney’in düşüşünü, dünya olaylarında trajik bir dönüş babında görmüştür. İç Savaş’ı Güney’in kazandığı bir dünyayı “kölelik ve eşitsizlik ilkesine dayalı, büyük ve yeni bir toplumsal düzenin başlangıcı” olarak tasavvur etmiştir.
Konfederasyon sempatizanları Nazizme, iğrenmekten destek olmaya kadar uzanan bir dizi duygu hissetmesine karşın, aralarında dikkat çekici benzerlikler de mevcuttur. Her ikisi de, “aşağı düzeydekiler”in geri kalan kısmının boyun eğdiği ve desteklediği bir “hakim sınıf” hayali kurmuştu. Her ikisi de baskının doğal nizam olduğu iddiasındaydı. Her ikisi de kendi sistemlerini desteklemek adına aşırı şiddet kullandı.

Adolf Hitler, tarihi bilmeyenlerin ya da ondan yanlış dersler alanların onu tekrarlamaya mahkum olduğunun canlı bir tecessümüydü.(Çeviri: Banu BARIŞ)

KAYNAKLAR: 1

Okumaya Devam Et
  • 0
    sevdim
    Sevdim
  • 0
    alk_lad_m
    Alkışladım
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    k_zg_n_m_
    Kızgınım!

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

REKLAM Reklam REKLAM