Dagerreyotipi nedir?
Dagerreyotipi fotoğraf tekniği, bakır levhaların gümüş nitratla işlenmesiyle, ışığa karşı duyarlı hale getirilmesi ve kamera içerisinde 10 ila 20 dakika pozlanması sonrasında, cıva buharına maruz bırakılarak fotoğrafik görüntü elde edilmesi yöntemidir.
Görüntü, sülfür ve gümüşün, plaka üzerine işlenmesi sonucunda elde edilir. Fotoğraf kalitesi de levhanın yüzey pürüzsüzlüğü arttıkça artar. Bu tekniğin cazip tarafı teorik olarak çözünürlük sınırının bulunmamasıdır. Tabii ki bu çözünürlüğün kalitesi daha önce de belirtildiği üzere, yüzeyin pürüzsüzlüğüne bağlıdır. Örnek olarak, dagerreyotiple oluşturulmuş bir fotoğraftaki ufacık bir yüzü mikroskopla büyüterek yüz hatlarını ince ayrıntılarına kadar görebilme imkanınız bulunmaktadır. Pozlama süresi çok uzun olduğu için, hareketli nesneleri ya da hareket anında fotoğraf çekmek için uygun bir yöntem değildir. Stüdyoda bu teknikle fotoğraf çekilirken, sırtınızın ve kolunuzun sabit durmasını sağlamak amacıyla, arkadan çeşitli aparatlar kullanılmıştır. Bu nedenle bu teknikle çekilen fotoğraflarda kişilerin hep dik duruşlu olduğu görülmektedir.
Oldukça pahalı bir yöntem olması nedeni ile, dünyada sadece 10 kişi tarafından ticari amaçlı yapılmaktadır. Uzun yıllar saklanabilmesi, mükemmel çözünürlüğe sahip olması, gümüşün çekiciliği, renk dokusu ve pahalı olması nedeniyle özellikle Amerika’da, lüks tüketimin önde gelen ürünleri arasındadır.
İşte dünyanın ilk fotoğrafı. Fotoğrafı çeken Fransız mucit Joseph Nicephore Niepce (1826) 
İlk insan fotoğrafı. Fransız ressam ve kimyager Louis Jacques Mande Daguerre evinin penceresinden ilk insan unsurlu fotoğrafı çekti. Kalabalık bir sokağın fotoğrafı olmakla birlikte çekim süresi 10 dakikadan fazla olduğundan, trafiğin akışı fotoğrafta görünmek için fazla hızlı kalmıştır. Tek istisna, ayakkabılarını fotoğrafta görünecek kadar uzun süre cilalatan sol alt köşedeki adamdır. (1839)
